Dile gelmiş düşlerin acısına yenilmiş bir kaplumbağa
Çıkıyor kabuğundan
Aynası kopuk ,
Yüreği ürkek ,
Aklı karışmış besbelli
İçiyor yarınlarına ve
Yaşıyor dünü umarsızlığın sınır kapısında .
Kaçırdığı bugünü tutsak etmiş kendine
Kader diye kendini avuttuğu yalanlarının bulunuyor tam ortasında .
Ellerine ,
Bel bağlamış kazıyor alemlerinin en derinlerine
Yoldaş sincabına bir ümit yada kaçacak bir delik .
Belki tuzak
Farkına varmadığı alnındaki çizgi gibi gerik .
Pusmuş atan kalbi kendi kabuğunun ortasında
Aklı ise olmamış hayallerin peşi sıra voltasında .
Gülümsüyor geçmişe , bağırıyor korkusuna .
Yakalanmak iradesiyle asli ,
Hayat adımlarına hevesli ,
Tümörlü yardım gereken, bir iyilik bankasına
İstemiyor bugünü
Koymuş kafasına bir rulet
Eli tetikte , horoz toprağa yamuk ,
Yalancı diyor gaibe
Yalan diyor
Horozu düzeltip tekrar secde ettiriyor
Basıyor tetiğe
Kaçıyor kabuğuna
Dalıyor yarınların uyuşturan avuntusuna .
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder